14 Ekim 2024 / 10 Rebiül Ahir 1446

Havanız Temiz Olsun

Dr. Şerife Çilli – 

“Temiz hava, bol oksijen” sözünü hepimiz biliyoruz ve önemli olduğunu kabul ediyoruz. Ancak şehirleşmenin artmasıyla azalan doğal yaşam alanları, hava kirliliğinin yüksek oluşu, trafik yoğunluğu gibi durumlar açık ve temiz havaya erişimi zorlaştırmıştır. Kalabalık şehirlerde egzoz salınımları, alerjik tozlar ve fabrika atıkları, soluduğumuz her nefeste sayısız zehirli maddeyi vücudumuza almamıza sebep olmuştur. Bu zararlı maddelerin etkilerini azaltabilmek için açık havaya erişmek gereklidir.

Temiz havanın önemini kısaca şöyle özetleyelim:

  • Beyin fonksiyonlarının daha iyi çalışmasını sağlar. Vücudumuza alınan oksijenin yaklaşık 5’te 1’ini beynimiz kullanmaktadır.

Oksijen alımının artması sebebiyle açık havada yapılan eğitimin daha etkili olduğu ve hafızayı güçlendirdiği gözlemlenmiştir. 2008’de Michigan Üniversitesinde yapılan bir çalışmaya göre, deneye katılan kişilerin doğada 1 saat geçirdikten sonraki bellek ve dikkat performansları öncesine göre %20 artmıştır.

  • Akciğerleri temizler. Kirli havanın sebep olduğu toksinlerin akciğerden atılması için temiz hava bol oksijen almak gereklidir. Oksijen alımı arttıkça toksinler azalır, hücreler yenilenir, dolaşım hızlanır.
  • Sindirim sistemini düzenler. Sindirim sisteminin iyi çalışması için de oksijen alımı önemlidir. Alınan gıdaların parçalanması için oksijene ihtiyaç vardır.
  • Kişinin sosyal ve ruhsal yönden iyilik hâlinde olmasında, açık hava ve bol oksijenin yeri büyüktür. Mutluluk hormonu olarak da bilinen seratoninin açık havada, bol oksijenli ortamlarda geçirilen zaman sonrası arttığı tespit edilmiştir. Açık havada kendimizi mutlu, dingin ve sağlıklı hissetmemiz seratoninin arttığını gösterir. Açık hava vücudu zinde tutar, enerji sağlar. Özellikle kapalı mekanlarda oluşan baş ağrılarının giderilmesi için açık havaya çıkıp bol oksijen alınmalıdır.
  • Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir.
  • Vücutta yağ yakımını hızlandırır. Açık havada yapılan spor faaliyetleri kapalı ortamda yapılan spor faaliyetlerine göre çok daha verimlidir.
  • Vücut organlarının yaşlanmasını geciktirir, hücrelerin yenilenmesini, organların daha iyi çalışmasını sağlar.

Açık Havada Eğitim Ve Açık Havada Oynamak

Temiz hava bol oksijen, erken çocukluk döneminden yaşlılığa kadar her yaş insan için önemlidir. Gelişme çağındaki çocuklarda da hava kirliliği; kalp ve akciğer hastalıklarına, alerjik hastalıklara, bağışıklık sistemi hastalıklarına, sindirim sistemi hastalıklarına ve psikolojik hastalıklara sebep olabilmektedir. Bunları azaltmak için erken çocukluk döneminden itibaren çocukların günde en az 1 saat açık havada serbest zaman geçirmesi ve hareketsiz kaldığı sürenin 1 saati geçmemesi önerilmektedir (Aşkar, 2021).

Açık havada eğitim çocuğun bütünsel gelişimini destekleyen zengin bir ortamdır. Dış ortamın sınırlı kullanımı çocukların kas becerilerini geliştirmelerini de kısıtlamaktadır (Towell, 2005). Kapalı mekanlarda oynayan çocuklarda engellenme hissi fazladır, kapalı ortamda daha az gürültü yapabilirler, daha az koşabilirler, oyunlara daha az katılabilirler. Açık havada oynayarak keşfetmekte, gözlemlemekte, taklit etmekte özgür olan çocuklar özgüven geliştirirler. Zorluklarla mücadele edebilirler, başarılı olana kadar farklı stratejiler deneyebilirler.

Çocukların açık havada geliştirdikleri özgüven ve yeterlilik duygusu tüm yaşam alanlarını etkiler. Hayatlarının geri kalanında meraklı, keşfeden, zorluklara göğüs geren, güçlü bireylere dönüşmelerine yardımcı olur. Bu da elbette akademik başarıyı da beraberinde getirir.

Açık havada oynamak çocukları sosyal yönden de geliştirir. Araştırmalara göre açık hava ortamlarında akranlarıyla oynamak, çocukların akranları ve çevreleriyle ilişkilerini olumlu etkilemektedir (Dowdel, Gray ve Malone, 2011). Çocuklarda psikolojik olarak iyi oluş ve dinginleşme sağlar. Benzer şekilde doğal ortamda oynamanın güven, bağımsızlık, koordinasyon, denge ve çeviklik gibi motor becerilerde artış sağladığı, stresin etkilerini azaltıp dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu belirtilerini azalttığı belirlenmiştir (Wooley ve Lowe, 2013).

Uzmanlar yoğun sınav döneminde olan çocukları sınav stresinden uzaklaştırmak ve beynin ihtiyacı olan oksijeni bol bol alabilmeleri için ailelere doğa içinde faaliyetler önermektedir.

Çocuklarda obezitenin arttığı günümüzde, açık hava egzersizleriyle yağ yakımının arttığı, kalsiyum emiliminin ve güneşten alınan d vitamininin de artmasıyla kas ve kemiklerin güçlendiği görülmüştür.

Açık havada oynamanın en güzel etkilerinden biri de kuşkusuz çocukları televizyondan, sosyal medya ve bilgisayar oyunu bağımlılığından korumasıdır. Evde daha fazla vakit geçiren çocuklarda televizyon, cep telefonu ve tablet gibi teknolojik aletler oyuncaklara alternatif olmuştur. Fakat çocuklarda göz sağlığı başta olmak üzere kas, omurga, eklem ve duruş bozukluğu gibi birçok soruna neden olmuştur. Kontrolsüz kullanılan bu aletler çocuklar için uygun olmayan içerikleri de bulundurduğundan olumsuz etkilere sebep olabilmektedir (Biçici, 2022).

Sonuç olarak doğada vakit geçirmek hem fiziksel hem ruhsal sağlığımız için çok önemli olduğuna göre, bulduğumuz her fırsatta doğaya kaçmak için kendimizi ve sevdiklerimizi teşvik edelim, temiz hava bol oksijen alalım.

Kaynakça

Aşkar, N. (2021). Açık Havada Eğitim: Okul Öncesi Eğitim Programı Materyalleri Bağlamında Bir Değerlendirme. Yaşadıkça Eğitim. 35 (1), 132-153.

Biçici, E. (2022). Açık Havanın Çocuk Gelişimine Katkısı. Kidolog. Erişim linki: https://kidolog.com/makale/detay/acik-havanin-cocuk-gelisimine-katkisi Erişim tarihi: 11.09.2023

Dowdell, K., Gray, T. ve Malone, K. (2011). Nature and its influence on children’s o utdoor play. Journal ofOutdoor and Environmental Education, 15(2), 24–35.

Konaş, G. (3 Aralık 2019). Temiz Havanın Önemi. Tek Başına Da Olur. Erişim linki: https://www.tekbasinadaolur.com/temiz-havanin-onemi/ Erişim tarihi: 11.09.2023

Towell, J. L. (2005). Quality outdoor preschool environments in early care and education centers (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Oklahoma State University, Stillwater, OK.

Woolley, H. ve Lowe, A. (2013). Exploring the relationship between design approach and play value ofoutdoor play spaces. Landscape Research, 38(1), 53-74.

 

Henüz Yorum Yok

Cevap Yaz

Tüm alanları doldurunuz