20 Mart 2025 / 20 Ramazan 1446

KAD ve Çocuk

Kritik ve analitik düşünmenin (KAD), her bilgi veya düşünceye kusur bulma anlamına geldiği, yanlış bir algıdır. KAD kısaca bir bilgi veya iddianın tarafsız ve akılcı şekilde değerlendirilmesidir. Bunu gerçekleştirebilmek için kişinin, açık fikirli, aşırıya kaçmayacak şekilde şüpheci, tarafsız, problem çözme ve doğru akıl yürütme becerilerine sahip olması, özgür düşünebilmesi ve yüksek motivasyonlu olması gereklidir. Zeki ya da çok bilgili olmak KAD için yeterli değildir. Mühim olan sahip olunan bilgi ve zekânın nasıl kullanıldığıdır. Tüm bu özellik ve becerilerin küçük yaşlarda edinilmeye başlanması, kişiye ileri yaşlarda büyük kolaylık sağlar. Bu sebeple ailelerin KAD konusunu önemsemeleri ve çaba harcamaları elzemdir.

Aklına geleni yapan, düşünmeyi sevmeyen, kendine sunulanı sorgusuz kabul eden ve başkalarına karşı adil olamayan bencil kişiler KAD sahibi olamazlar. Kritik analitik düşünme için kişinin iyi düşünebilme becerisine sahip olduğu kadar önyargısız ve adil olması da gerekir. Başkalarının duygularını önemseyerek gerçekleştirilen davranışlar adil ve tarafsız olabilir.

Peki, ebeveynler olarak çocuklarımızın kritik ve analitik düşünmesine nasıl katkı sağlayabiliriz?

  • Sorgulamayı öğreterek, soru sormaya ve düşünmeye teşvik ederek…  Her çocuk müthiş bir merak duygusuyla doğar. Özellikle çocukların yoğun soru sorduğu 2,5-3 yaş sonrası dönemde ne kadar bunalsak da onları terslememek ve anlayacağı dille merakını gidermek bu duyguyu köreltmemek için gereklidir. Çocuklar kafaları karıştığında anne babasına çekinmeden istedikleri soruyu sorabilmelidir. Araştırmak istedikleri bir konu varsa destek olunmalı, gerekirse birlikte araştırılmalıdır. Düşüncelerini ifade ettiklerinde komik ve saçma gelse dahi fikirlerine saygı gösterilmeli ve önemsendikleri hissettirilmelidir.
  • Bir şey elde etmek için çaba harcamasını sağlayarak… Bencil kişiler hedefine kolay yoldan, emek vermeden ve yorulmadan ulaşmaya çalışır. Hatta yakın çevresinin de kendi menfaati için çabalamasını bekler, zekâlarını da bu amaca kanalize ederler. Toplumumuza böyle bireyler yetiştirmek istemiyorsak, emek sarf ederek elde etmenin zevkini küçük yaşlardan itibaren çocuklarımıza tattırmaya başlamalıyız. Çok istedikleri bir oyuncağı para biriktirerek almaya yönlendirmek buna bir örnek olabilir. Böyle bir teklifte bulunduğunuzda çocuğunuz oyuncağı istemekten vazgeçerse şaşırmayın. İstediği bir şeye sahip olmak için emek vermesi gerektiğinde gerçekte ne istediğini de idrak etmeye başlar. Her şeyi kolay yoldan elde eden çocuklar ise bu alışkanlıklarına ömür boyu devam etmek isterler. Çünkü böylesi kolaydır.

 

  • Azmi öğreterek… Azim için temel değerlerden biri olan sabır, beklemeyi, zevkleri ertelemeyi, acılara katlanabilmeyi öğretir ve duyguların eğitim-denetim mekanizması için gereklidir. İnsana tahammüllü olma, dürtülerini yönetebilme yetilerini kazandırır. Sabretmeyi bilmeyen insan, hayatı boyunca karşılaşacağı sıkıntılar karşısında çaresizlik hisseder, bu sıkıntılarla baş etmekte ciddi zorluklar çeker. Hayat boyu sorunlarını başkalarının çözmesini bekler. Bu sebeple çocuklar ellerinden gelen her şeyi yapmadan pes etmemeleri gerektiğini öğrenmelidirler. Kolay pes eden çocuklar düşünmekten de imtina eder, “yapamıyorum” deyip kenara çekilir. Yapamayacakları inancı oluşmaya başladığı anı fark edip onları desteklemek ve yardım etmek gerekir. Böylelikle zamanla kendilerine güvenmeyi, sabrı ve azmi öğrenebilirler.

 

  • Diğerkâm olması için uğraşarak… Merhamet ve adalet duygusu eksik olan kişiler, başkalarını kullanmaktan çekinmeyecekleri için bencil olmaları kaçınılmazdır. Bu noktada empati eğitimi devreye girer. Diğer insanların ihtiyaçlarını, düşünce yapılarını ve hislerini anlamaya çalışmak adil olabilmenin anahtarı niteliğindedir. Çocuklar, başkalarına karşı sarf etmedikleri çabayı onlardan beklememeleri gerektiğini öğrenmelidir. Kendisine davranılmasını istediği şekilde başkalarına davranabilmelidir.  Bu düşünce yapısının var olduğu bir ailede çocuklar, empati kurabilmeyi çok küçük yaştan itibaren içselleştirebilirler.

 

Psk. Şerife Zehra Yiğit