26 Nisan 2025 / 27 Şevval 1446

Sanal Para – Bitcoin

Birkaç yıl önce Bitcoin adında bir dijital para birimi ortaya çıkmıştır. Normalde her para birimi bir ülke ya da ülke topluluğuna aittir. Örneğin Türk lirası Türkiye Cumhuriyeti’ne, Euro ise Avrupa Birliği’ne aittir. Ancak Bitcoin herhangi bir ülkeye ya da gruba ait değil, sahipsiz bir para birimidir. Bilişim uzmanları tarafından teknik altyapısı geliştirilmiş ve kullanıma sunulmuştur. Başta ne olduğu tam olarak kavranamasa da hızlı bir gelişim göstermiş, geniş bir kitleye yayılmış ve özellikle internet üzerinde para transferi için çokça kullanılır olmuştur. Bitcoin, geleneksel para birimlerine göre birçok farklılığa sahip. Örneğin herhangi bir kişi, grup ya da hükümetin kontrolünde olmadığı için para biriminin değerini tamamen serbest piyasa belirlemektedir. Ayrıca kimin ne kadar Bitcoin’i olduğu ve kimin kime kaç Bitcoin gönderdiği bilgisi, merkezi bir veri tabanında tutulmaz. Bunun yerine tüm kullanıcıların bilgileri kendi bilgisayarlarında görebileceği şekilde bir sistem geliştirmiştir. Yani herhangi bir Bitcoin kullanıcısı, Bitcoin için kullandığı yazılım sayesinde geçmişten bugüne kadar yapılmış bütün Bitcoin transfer bilgilerini ve hâlihazırda kimde ne kadar para olduğuna ait verileri kendi bilgisayarında saklayabilmektedir. Bu veri kütüğüne de “Blockchain” deniliyor. Her an yeni halkaların eklendiği (çünkü sürekli para transferi oluyor) bu dijital zincirin bazı önemli özellikleri bulunmaktadır. Örneğin Bitcoin’in tüm paydaşlarda bir kopyası bulunur, veriler asla değiştirilemez ve kişilerin özel bilgileri tutulmaz; her bir kişi özel bir koddan ibarettir. Hangi paranın ya da işlemin kime ait olduğu değil, hangi koda ait olduğu bilinir.

Bitcoin’in gelişimini sürdürüp sürdüremeyeceği bilinmiyor, ancak Bitcoin’in farklılıklarından birisi olan dijital zincir değişik alanlarda yeni uygulamalara kapı açıyor. Örneğin bir film senaryosu yazdığınızı varsayın. Bu senaryoyu yapımcılara götürmeden önce fikirlerinizin çalınma ihtimalini engellemek için notere onaylatıyorsunuz. Böylece, birisi senaryonuzu “çalmak” istediğinde mahkemeye başvurup, bu senaryonun önce sizin tarafınızdan yazıldığını ispat edebiliyorsunuz. Birçok dijital eser için de benzer bir durum söz konusudur. Telif haklarının korunması için oluşturulan bir dijital zincire eserinizi bir tuşa basarak kolayca kaydettiğinizi düşünün. İnsanlar eserin içeriğini ve kime ait olduğunu göremiyor, ama siz dosyalarınızı dijital olarak mühürlemiş ve tarihin dijital zincirine kaydetmiş oluyorsunuz. Üstelik bu eserler isteğe bağlı olarak halka açık hale de getirilebiliyor.

Dijital zincir gelecekte birçok farklı alanda değişik uygulamalarla karşımıza çıkacak gibi görünmektedir. Örneğin oy verme işleminin dijital bir hale getirilmesi kaçınılmaz bir durumdur. Dijital zincir ile bütün oylar zincire eklenebilecek, kimin kime oy verdiği bilinemese de herkes kendi oyunu kontrol edebilecek ve partilere verilen oylar anlık ve güvenli bir şekilde bilinebilecektir. Özel hayatın gizliliği, sağlık verilerinin tutulması gibi konularda dijital zincirin geliştirilerek kullanılacağı söylenebilir.

Yakın zamanda çıkan haberlere göre de Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, konu ile ilgili bir çalışma grubu oluşturdu. Merkez Bankası Ödeme Sistemleri Genel Müdürü Mustafa Okay, “Bugün blokchain sistemini tartışır olduk. Bu teknolojilerle çok kısa sürede hem bankalar hem merkez bankaları çalışır olacak. Bu yapılara bankaların da kayıtsız kalması mümkün değil” dedi.

Dâhil olmamanın bir şekilde kaçınılmaz olacağı görülen yasal hiçbir dayanağı olmayan sanal paraların dünyadaki toplam pazarı 150 milyar dolara ulaşmıştır. Her gün yenilerinin çıktığı sanal parada sayı 1113’e ulaşmış durumdadır. Bu paralarla oluşan günlük işlem hacmi yaklaşık 4 milyar dolardır.

Kaynaklar:
http://bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/dijital-zincir-gelecegin-veri-kutugu
http://www.blockchain.org.tr/merkez-sanal-para-icin-dugmeye-basti/