22 Ocak 2025 / 22 Recep 1446

Yaşlılıkta Beslenme Sorunları

Yaşlılık günümüzde artık bir hastalık olarak sayılmasa da, yaşlılık döneminde pek çok kronik hastalık daha sık görülmektedir. Yaşlılığın kendisinin getirdiği bazı sorunlara ek olarak kronik hastalıkların süreci ve tedavisi yaşlıların beslenmesine de olumsuz yönde etki edebilmektedir. Söz konusu beslenme sorunlarını, namı diğer malnütrisyonu, sebeplerini, sonuçlarını ve tedavi yöntemlerini kısaca özetleyelim.

Yaşlılıkta Beslenme Sorunlarının Nedenleri

  1. Psikososyal nedenler: Öncelikle yaşlılık psikososyal izolasyonun sıkça rastlandığı bir dönemdir. Yaşlılığa yakıştırılan kenara çekilme, bir köşede oturma, etliye sütlüye karışmama gibi durumlar yaşlıların izolasyonuna ve böylece iştahlarında azalmaya neden olmakta, aynı zamanda çoğunlukla yaşlının az bir yemekle doyuvereceği de düşünülmektedir.
    Yaşlılık bir bilgelik ve kendini daha fazla hesaba çekme sürecidir. Bununla birlikte yaşlıların da hayata aktif katılması; yöntemleri değişse dahi etrafına katkısı olan, danışılan, yol gösteren veya öğreten danışmanlar olarak üretmeye devam etmesi; edilgen değil etken, başkasına bağımlı değil fonksiyonlarını devam ettiren bir fert olması, iştah duygusunun devam etmesine ve artık önceki dönemlere göre daha uzun yaşanan yaşlılık döneminin daha sağlıklı geçmesine katkı sağlayacaktır.
    Malnütrisyona neden olabilen bir diğer durumsa yaşlandıkça sevilen kişilerin ve aile üyelerinin kaybı neticesinde uzamış yas süreci ve depresyon riskidir.
  2. Fizyopatolojik nedenler: Yaşlılıkta dilde tat alma duyusu azalmakta ve ağız kuruluğuna sıkça rastlanmaktadır. Bu nedenle bir genç veya yetişkinin yediği gıdadan aldığı lezzeti bir yaşlının almaması normal karşılanmalıdır. Yaşlılıkta görülen diş problemleri, protez diş kullanımı gibi durumlar yaşlının dengeli ve düzenli beslenmesine engel olabilmektedir. Ayrıca yaşlandıkça karbonhidratlı gıdalarla beslenme eğilimi artar ki bu durum yaşlılıkta da gençlik kadar önemli olan protein alımında azalmaya neden olur. Bunların yanı sıra yaşlılarda susama hissinin azalması da su içme miktarında azalmaya yol açmaktadır. Yaşlının beslenmesini olumsuz etkileyen bir diğer sorun da yaşlılık döneminde mide bağırsak hareketlerinin yavaşlamasıyla kabızlık, hazımsızlık gibi sorunlar oluşmasıdır.
  3. Tıbbi nedenler: Bu dönemde daha sık görülen hipertansiyon, kolesterol, diyabet veya kalp hastalıklarında önerilen sıkı diyetler, ileri yaştaki hastalarda gıda alımının oldukça kısıtlanmasına neden olmaktadır. Yine daha sık rastlanan hastane yatışları veya cerrahi operasyonlar da, yaşlıların daha fazla beslenme sorunu yaşamasına neden olabilmektedir. Yaşlılarda görülen nörolojik hastalıklardan parkinson; tremor (titreme) davranışı nedeniyle yaşlının yemekten kaçınmasına, demans (bunama) hastalığında yemek yemeyi unutmasına, ilerleyen demansta ise yutma fonksiyonunun bozulmasına ve ilişkili beslenme sorunlarına yol açabilmektedir. Yine yaşlılıkta daha sık görülen kanser hastalıkları da hastaların iştahını bozan nedenler arasındadır. Tüm bu hastalıkların yaşlılık döneminde sık görülmesi daha fazla sayı ve çeşitte ilaç kullanılmasını (polifarmasi)  gerektirerek yine iştah kaybına neden olabilmektedir.
  4. Ekonomik nedenler: Yaşlılıkta gelirin azalması, sağlık masraflarının artması gibi durumlar yaşlıların istenilen kalitede gıdaya ulaşmasına engel olabilmektedir.

Yaşlılıkta Beslenme Sorunlarının Sonuçları

Yaşlıların yetişkinlerden daha az miktar ve çeşitte beslenmesi toplumda doğal görülse de, yapılan çalışmalar yaşlıların kilo kaybının en az genç ve yetişkinler kadar sağlık sorunlarına yol açtığını göstermiştir.

Otuzlu yaşlardan sonra başlayan kas kaybı, yaşlılıkta azalan fiziksel hareket ve azalan protein alımıyla beraber kas kaybında hızlı artışa, bu durum ise düşkünlüğe yol açmaktadır. Yine pek çok araştırma, yaşlıda beslenmenin kalori veya protein olarak eksik; dengesiz veya düzensiz olmasının pek çok tıbbi soruna yol açtığını göstermiştir. Bu duruma bağlı başlıca sorunlar şöyle sıralanabilir:

  1. Kas kaybı (sarkopeni)
  2. Düşmeler
  3. Kemiklerde erime (osteoporoz) hızında artış
  4. Uzun hastane yatışları
  5. Yaralarda iyileşmeme
  6. Sık enfeksiyona yakalanma
  7. Psikososyal sorunlar, depresyon
  8. Kırılganlık

Bu sorunların hepsi yaşlıların hayat kalitesini azaltmakta ve ayrıca ölüm oranlarında artışa neden olmaktadır. Beslenme sorununun sebepleriyle beraber tespiti yapıldıktan sonra tedavisi planlanmalıdır.

Yaşlılıkta Beslenme Sorunlarının Tedavisi

Yaşlıda iştahsızlık, kilo kaybı veya dengesiz beslenme gibi beslenme sorunları tespit edildiğinde hekime başvurulmalı ve tıbbi yönden doğru teşhis konması sağlanmalıdır. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi psikososyal ve daha kolay düzeltilebilecek sebepler olabileceği gibi, bu sorunların altında ciddi rahatsızlıklar da olabilmektedir. Diğer yandan yaşlının yaşam ortamında bazı değişiklikler yapılarak eğer yaşlının altta yatan başka ciddi hastalığı yok ise iştahını artıracak düzenlemeler yapılmalıdır.

Öncelikle yaşlı -mümkünse- sofranın baş köşesinde oturmalı, yemeği masa başında yemeli, yemek tabağı koltuğuna veya yatağına götürülmemelidir. Sofra düzenli tertipli olmalı, masa örtüsü iştah açıcı renklerde olmalı ve dengeli bir öğün sunulmalıdır. Huzurevi, bakımevi gibi yaşlı yaşam mekânlarında ise yaşlının kültürüne ve damak tadına uyan, tercihlerini yansıtabilen öğün seçimleri mümkün olmalıdır. Tad duygusu azaldığı için çeşitli baharatlar ile yemekler çeşnilendirilmelidir. Diğer yandan yaşlının varsa diş hastalığı, protez veya sindirim sorunları tedavi edilmelidir.

Hekimin ve diyetisyenin önerdiği şekilde sağlıklı beslenmesi sağlanmalı, diyabet, hipertansiyon gibi durumlarda çok katı diyetlerin yaşlıyı malnütrisyona götüreceği unutulmamalıdır. Tuz kısıtlamasında yemeğin tadı için yine çeşitli baharatlar eklenmelidir.

Yaşlının mevcut psikososyal veya ekonomik sorunları için gerekli tedavi veya destekler planlanmalıdır.

Yutma fonksiyonu bozulmuş yaşlılarda artık ağızdan beslenmek mümkün olmazsa, nazogastrik sonda veya PEG (Perkütan Endoskopik Gastrostomi) gibi tıbbi yöntemler kullanılarak mümkün olduğunca fizyolojik yoldan beslenmesine devam edilmesi sağlanmalıdır.

Doç. Dr. Hilal Özkaya

Aile Hekimliği ve Palyatif Bakım Uzmanı

Kaynaklar:

  1. Saka, B., H. Ozkaya, and E. Karisik. “Malnutrition and sarcopenia are associated with increased mortality rate in nursing home residents: a prospective study. Eur Geriatr Med. 2016; 7 (3): 232–8.”
  2. Evans, Carol. “Malnutrition in the elderly: a multifactorial failure to thrive.” The Permanente Journal 9.3 (2005): 38.