22 Mart 2025 / 22 Ramazan 1446

Dünyada Ramazan

Kadın ve Aile –

Ülkemizde her yıl coşkuyla karşılanan, toplumsal barışı sağlayan, yardımlaşmanın iyilik yapma yarışına dönüştüğü ramazan ayı; dünyanın farklı yerlerinde yaşayan  Müslümanlar tarafından nasıl karşılanır, nasıl yaşanır merak ettik ve sizler için sorduk:

     1.Ülkenizde ramazan ayına özel gelenek, görenekleriniz nelerdir?

     2.Ramazanda birlik ve beraberlik ,samimiyet ruhunu yaşatma adına neler yapılıyor?

     3.Ramazan ruhunu hissettirmede çocuklarınızla beraber neler yaparsınız?

     4.Ülkenizde ramazana özel sahur ve iftar sofralarınızda neler hazırlıyorsunuz?

  • MISIR – TEYSİR AYAN

 1.Ramazan ayı, Mısır sokaklarında rengârenk fenerlerle şenlik havasında yaşanır. Çocuklar ellerinde “fanoos” (Ramazan feneri) ile şarkılar söylerler. Genellikle bu şarkı “Wahavi Wahavi” olur. Aslına bakarsanız bu kelime Arapça değildir. Bu şarkı, eski Mısır dilinde “Hoş geldin hilal”  anlamına gelen “Wahavi Wahavi iyyaha” sözleri ile başlar. Bu etkinlik genellikle iftar sonrası olur. Sahurda davulcular belirli bir  ritimle şarkı söyler ve o sokaktaki evlerde yaşayan çocukların isimlerini sıralar.

2.Ramazanda çeşitli mahallelerde Rahman sofraları kurulur. Hep birlikte bu sofralarda iftarlar açılır. Gelir düzeyi fark etmeksizin birlikte yemekler yenir. Evlerde ise ramazan ayı boyunca her gün iftar ve sahurda misafirliklere gidilir ve misafirler ağırlanır.  Ramazan ayının sonuna yaklaşırken bayram hazırlıklarına başlanır. Bisküvi, kahk ve petite four yapılarak mahallede bulunan büyük fırınlarda pişirilir ve bayram ziyaretlerinde misafirlere ikram edilir. Genellikle bu görev çocuklara verilir. Türkiye’den farklı olarak bayram namazlarına kadınlar, erkekler ve çocuklar  hep birlikte  iştirak eder.

Petite Four

 3.Türkiye’de olduğu gibi evler ramazana özel süslenir. Teravih namazları çocuklarla birlikte camilere gidilerek kılınır. Hep beraber bayram hazırlıkları  yapılır.

4.Oruç açarken hurmalı süt, meyan kökü şerbeti ve demirhindi şerbeti gibi şeker oranı yüksek içecekler tercih edilir. İlk iftar yemeğinde muhakkak dolma ve ördek yapılır. Türkiye’de güllaç ve pide bu ay ile özdeşleşmişken  bizde bunun yerini künefe alır, diyebiliriz. Künefe, geleneksel pişirme yöntemleriyle fırınların önünde hazırlanarak satılır.

Hurmalı Süt
  •      KIRIM – EMİNE DEMİRCİOĞLU

     Ey Güzel Kırım!

Ramazan, Kırım’da büyük bir heyecan ve coşkuyla beklenir. Günler öncesinden hazırlıklar başlar; alışverişler yapılır; sofralar için en güzel kuru yemişler, reçeller ve tatlılar hazırlanır. Kırım Tatarlarının güzel bir geleneği vardır: Sofralar hiç ortadan kalkmaz. Misafirler her an ağırlanmaya hazırdır. Ramazan ayı boyunca bu sofralar, bolluk ve bereketin simgesi olur.  

Kırım Tatar halkı misafirperverliğiyle bilinir ve ramazan ayında bu misafirperverlik daha da artar. ramazan öncesinde yoksullar gözetilir, fitreler ve sadakalar sahiplerine ulaştırılır. Herkesin ramazanı huzurla geçirmesi için çaba harcanır,  yardımlaşma ve dayanışma ruhu her yerde hissedilir. Camilerden yankılanan ezan sesi, ramazanı daha da anlamlı kılar. Ancak camisi olmayan yerler, bu manevi atmosferden biraz mahrum kalır. Yine de ramazan, her eve sevinç getirir.  

İftar vakti geldiğinde büyük bir heyecan başlar. Sofralar kalabalık olur, dualar eşliğinde oruç açılır. İlk lokma hurmayla, zeytinle ya da bir bardak suyla alınır, ardından çorbalar içilir. Tatar aş çorbası, iftar sofralarının vazgeçilmezidir. Nan adı verilen özel pide mutlaka sofralarda yer alır. Çiğ börekler, burmalar, şaşlıklar, kıymalı ve kuru üzümlü Tatar pilavı, hanım ve mantı gibi geleneksel yemekler iftar sofralarını süsler. İftardan sonra yeşil çay ve siyah çay eşliğinde tatlılar yenir; helvalar, kurabiyeler ve pastalar ikram edilir.  

Kıymalı ve Kuru Üzümlü Tatar Pilavı

Ramazan boyunca iftar davetleri büyük bir önem taşır. Aileler, dostlar ve komşular birbirlerini iftara davet eder; büyük sofralar kurulur ve birlikte yemeğin, sohbetin tadı çıkarılır. Bu iftar davetleri yalnızca yemek yemek için değil  dostlukları pekiştirmek ve birlik beraberliği yaşatmak için de büyük bir fırsattır. Çocuklar için de ramazan ayrı bir heyecandır. “Tekne orucu” tutar ve sonra oruçlarını dedelerine, ninelerine “satmaya” çalışırlar. Büyükler de bu küçüklerin heyecanına ortak olur ve onları teşvik eder.  

İftardan sonra tüm erkekler, çocuklar ve hanımlar; camilere koşarak teravih namazını cemaatle kılmaya özen gösterir. Cemaatle kılınan namazın bereketini çok iyi bilirler. Camiler, bu vakitlerde dolup taşar; herkes birlikte namaz kılmanın huzurunu yaşar. Teravih namazından sonra çocuklar caminin içinde koşuşturur, çeşitli oyunlar oynar. Camide bulunan büyükler ise sohbet eder, birlikte vakit geçirirler. Bu güzel anlar, ramazanın manevi atmosferini daha da güçlendirir ve birlik duygusunu pekiştirir.  

Sahur vakitleri ise daha sade ama bir o kadar da doyurucu olur. Özellikle Tatar katlaması sofraların baş tacıdır. Şekerli ya da şekersiz hazırlanabilen bu kat kat hamur, yağda altlı üstlü pişirilir. Yantık, yani yağsız pişirilen çiğ börek de sahur sofralarının vazgeçilmezleri arasındadır. Yumurtalar, zeytinler, ballar, reçeller ve kuru yemişler sahurun olmazsa olmazlarıdır. Hoşaf ve kompostolar, hem sahurda hem de iftarda sofralara serinlik katar.  

Yantık

Ramazan, Kırım Tatar halkı için yalnızca oruç tutulan bir ay değil aynı zamanda sevgi, paylaşma ve dayanışmanın en güzel şekilde yaşandığı bir zaman dilimidir. Çocukluktan itibaren bu ruhu hisseden Tatar halkı, ramazan bereketini ve manevi atmosferini en güzel şekilde yaşamaya gayret eder. Bu ay boyunca kurulan dostluklar, paylaşılan sofralar, edilen dualar ve yapılan hayırlar, uzun yıllar boyunca unutulmaz hatıralar olarak kalır.  

Ramazan Bayramı ise büyük bir heyecanla beklenir. Hem çocuklar hem de aile bireyleri için bayram, ayrı bir coşkuya sahiptir. Herkes birbirine güzel hediyeler hazırlar. Bayram namazına gelen çocuklar, ailelerin hazırladığı hediyelerle mutlu edilir. Ev ziyaretine gelen çocuklar için ise nineler ve dedeler, süslü poşetlere çeşitli ikramlıklar ve harçlıklar koyarak onlara armağan eder. Bayramın bu özel anları, Kırım Tatar halkının ne kadar misafirperver ve sevgi dolu olduğunu bir kez daha gösterir.  

Rabbim, Kırım Tatar halkına ve tüm Müslümanlara huzur, barış ve güzelliklerle dolu nice ramazanlar nasip etsin.

  •      ÖZBEKİSTAN – EMİNE DEMİRCİOĞLU

Ramazan’ın Bereketi: Özbekistan’da Bir Ayın Hikayesi

Özbekistan’da ramazan ayı, tıpkı diğer Müslüman ülkelerde olduğu gibi büyük bir coşku ve heyecanla karşılanır. Sokaklar süslenir, çarşılar hareketlenir, evlerde hummalı bir hazırlık başlar. Her aile, ramazana özel alışverişlerini yapar, sevdiklerine hediyeler alır. Çünkü Özbek kültüründe hediyeleşmek, gönülleri birbirine yaklaştıran en güzel geleneklerden biridir. ramazan ayında da bu gelenek özenle sürdürülür; küçük de olsa bir hediye, sevginin ve paylaşmanın en güzel ifadesi olarak kabul edilir.

İhtiyaç sahipleri unutulmaz. Sadakalar ve fitreler toplanarak yoksullara ulaştırılır. Özellikle çocuklara ramazanın manevi atmosferini hissettirebilmek için camilerde ve evlerde ödüllü oyunlar düzenlenir. Aileler ve dostlar, teravih namazlarında bir araya gelir, dualar eder. Birlik ve beraberlik duygusu, ramazanın bereketiyle daha da güçlenir.

Sahur Vakti: Katlama ve Sumalakın Kokusu

Sahur vakti, Özbek sofraları bereketle dolar. İnsanlar gün boyu tok ve enerjik kalabilmek için besleyici yemekler tercih eder. Bu yemeklerin başında katlama gelir; tavada altlı üstlü pişirilen, sade ya da çeşitli otlarla zenginleştirilen bir börek çeşididir. Üzerine tereyağı sürülerek sıcak sıcak yenir.

Katlama

Ancak sahurun en özel lezzeti sumalaktır. Buğday filizlerinden yapılan, saatlerce kaynatılan ve büyük kazanlarda hiç durmadan karıştırılarak pişirilen bu tatlı, baharın gelişini müjdeleyen bir gelenektir. Ramazanın bahar aylarına denk gelmesiyle sumalak, ayrı bir anlam kazanır. Pişirilirken kazan başında toplanan insanlar, dua eder; niyet tutar ve sohbet eder. Nihayet yirmi dört saat süren emeğin ardından ilk kaşık alındığında herkes: “Tüm zahmetine değdi!” der.

Sumalak

İftar Sofrası: Bereketin Tadı

İftar vakti geldiğinde Özbek sofraları adeta bir ziyafete dönüşür. Her akşam masada mutlaka bulunan patır, içine tereyağı katılarak yapılan yumuşacık bir ekmektir. Yanında, kemikli et ve bol sebzeyle hazırlanan şurpa çorbası içilir. Ardından, sofraya Özbek mutfağının en meşhur yemekleri gelir: Özbek pilavı, Özbek mantısı, samsa…

Patır

İftarın olmazsa olmazı ise tatlıdır. Ramazana özgü nişolda, şeker ve yumurta akıyla yapılan hafif bir tatlıdır. Ramazan ayı boyunca sokaklarda satılır ve sofralardan eksik olmaz. Son olarak  iftarı tamamlayan en önemli içecek yeşil çaydır. Özbekler, siyah çayı pek tüketmez. Sindirimi kolaylaştıran ve vücuda birçok faydası olan yeşil çayı, özel küçük bardaklar  olan piyaleler ile içerler. Ancak bardak hiçbir zaman tam doldurulmaz; çay, sohbet eşliğinde yavaş yavaş, huzurla yudumlanır.

Ramazan’ın Manevi Yolculuğu

Son yıllarda Özbek halkı arasında ramazan umresine gitmek de giderek yaygınlaşmıştır. Kutsal topraklarda, Mekke ve Medine’de ramazan ayını geçirmek, orada ibadet etmek büyük bir özlemle arzulanan bir ibadettir. Bu yolculuğa çıkanlar, dualar ederken sadece kendileri için değil tüm sevdikleri için de niyazda bulunurlar.

Ramazan, Özbekistan’da sadece bir oruç ayı değil  aynı zamanda yardımlaşmanın, paylaşmanın, kültürel mirasın ve inancın en güzel şekilde yaşandığı bir zamandır. İnsanlar sadece midelerini değil kalplerini de doyurur. Ve en önemlisi, bu ay boyunca gönüller daha da genişler, sofralar daha da bereketlenir. Çünkü Özbek halkı bilir ki gerçek bolluk, maddiyatta değil  paylaşmakta, sevdiklerini hatırlamakta ve gönülden vermektedir. ‎

Sevgili Emine Demircioğlu dergimiz aracılığıyla Türkiye’ye Kırım ve Özbekistan ile ilgili bir de mesaj iletmek istiyor:

” İki ülke arasında güçlü bir kardeşlik bağı, sevgi, muhabbet ve özlem vardır. 1944 sürgünü sonrası Kırım Türkleri, Özbekistan’a yerleşmek zorunda kaldı. Uzun yıllar boyunca orada yaşadılar, Özbeklerle komşuluk ettiler ve derin kültürel bağlar kurdular. O dönemden kalan sevgi ve bağlılık hâlâ devam etmektedir. ”

 Bugün de Özbekistan’dan birçok kardeşimiz Kırım’a gelerek geçimlerini sağlıyor, burada aile kuruyor veya yerleşiyor. Kırım’daki Kırım Türkleri ise Özbekistan’a hasret duyuyor ve sık sık ziyaret ediyor. Çünkü hâlâ Özbekistan’da yaşayan akrabaları var. Bu dostluk ve bağlar, Türk dünyasının birlikteliğini pekiştiriyor ve iki toplumu birbirine daha da yakınlaştırıyor. 

 

  •  PAKİSTAN – FATIMA SHAHID

 1.Pakistan’da ramazan, büyük bir coşkuyla karşılanır. Hilalin görülmesiyle başlayan ayda, sahur davulcuları bazı bölgelerde insanları sahura kaldırır. Teravih namazları cemaatle kılınır, hayırseverlik artar  ve son 10 günde itikâfa girenler olur. Bayram öncesi Chand Raat’ta kadınlar kına yaktırır, alışveriş yapar.

2.Toplu iftarlar düzenlenir, camilerde ve sokaklarda iftar  çadırları kurulur. Aileler, komşular bir araya gelir; fakirlere   yardım edilir. TV’de ramazan programları yayımlanır, sohbetler yapılır.

 3. Çocuklar için özel iftarlar hazırlanır, onlara orucun önemi   öğretilir. Ramazan takvimleri hazırlanır, küçük ödüllerle oruç  tutmaya teşvik edilirler. Bayramlık alışveriş ve  Chand Raat  heyecanı paylaşılır.

 4. Sahurda paratha, çay, yumurta, nihari, halwa puri gibi  besleyici yemekler yenir. İftarda ise pakora, samosa, dahi baray,  chana chaat, rooh afza, ve fruit chaat gibi lezzetler sofraları  süsler. Ana yemek olarak biryani, korma, nihari gibi geleneksel             yemekler tercih edilir.

Paratha

 

  • ENDONEZYA – KHANSA
  1. Endonezya’da ramazan ayına özel bir çok sayıda geleneğimiz var. Örneğin sahurda gençler, gruplar hâlinde sokaklarda dolaşarak insanları sahura uyandırır. İftar vakti geldiğinde  sokaklar iftar yemeği satan satıcılarla dolar. İftar vaktinde  trafikte bulunan kişilere  iftarlık  dağıtmak için yol kenarında  çok sayıda hayırsever bulunur.
  2. İbadet coşkumuzu sürdürmek için ramazan ayında birlikte birçok aktivite yapılır. Mesela okullarda öğrencilerle birlikte iftar açma, Kur’an-ı Kerim ezberleme, İslam dini öğrenimiyle ilgili çeşitli yarışmalar ve daha birçok etkinlik düzenlenir.
  3. Genellikle ramazan ayı boyunca Endonezya’da okullar kapatılır veya ders saatleri kısaltılır  ancak öğrencilere teravih namazı kılmak , vaaz dinlemek, Kuran okumak ve ezberlemek, zekat vermek vb. ibadetlerle ilgili ek faaliyetler listesi hazırlanarak gençlere  tatil görevi verilir. Bu dönemde genellikle çocukların ibadete odaklanmasını kolaylaştırıcı faaliyetler oluşturan birçok kurum vardır ve ebeveynler çocuklarını bu etkinliklere gönderir.
  4. Sahurda genellikle her zamanki gibi pilav, meze yenir  ve ekstra vitamin alınır. Ancak orucu açarken genellikle ramazana özgü hafif atıştırmalıklarla başlanır, ardından ağır yiyecekler yani pilav ve mezelerle devam edilir.
  • TUNUS – MOUNA RACHED VANİZOR

1- Ramazanda evler ramazan temalı ışıklandırmalarla süslenir.TV  kanallarında ay boyunca   ramazan temalı programlar yayınlanır.

2- Akraba ve dostlar iftara davet edilir. Sadaka ve zekat bu ayda verilmeye çalışılır.

3- Yapılan ibadetler ve hayır etkinlikleri çocuklarla birlikte yapılır.

4- İftarda  mutlaka hurma  olur, iftardan sonra kahve içilir.

Sahurda besisa denilen özel bir yemek yenir. Besisa helvaya benzeyen bir yemektir.

  • ÖZBEKİSTAN – MANOCHER BAHTİYAR

1- Ramazandan 1 hafta önce temizlik yapılır. Ramazan öncesinde hazırlık olarak kıymayla ve hamurla yapılan düşbara yemeği (mantı benzeri) yapılır buzluğa atılır. Çocuklar için de pizza gibi yiyecekler hazırlanır. İftar ve sahur sofraları için çeşitli reçeller hazırlanır.

2-Sabahları mukabele okunur. Fıtır rıza olarak isimlendirilen yardım, ihtiyaç sahiplerine verilir. Sadakalar verilir. İhtiyaç sahiplerinin evlerine yemekler götürülür, onlar için pazardan alışveriş yapılır.

3-Büyükler, çocukları  ramazanda oruç tutmaya teşvik etmek için şöyle bir hikâye anlatır: “Çocukların tuttukları oruçların sevapları taşa yazılır. Yağmur yağsa bile hiçbir zaman gitmez.” Çocuklar da neşe içinde oruçlarını tutarlar ve taşa yazıldığını düşünerek heveslenirler ve gururlanırlar.

4-İftarda çorba mutlaka olur. Sulu yemekler tercih edilir. Ispanaklı börek, ev yapımı pideler, etli mantı, etli börekler yapılır. Yanında çeşit çeşit ve her renk salatalar mutlaka olur. Özbek pilavı, yoğurt ve tatlılar iftar sofralarının vazgeçilmezleridir. Ayran, meyve suyu içecek olarak bol bol tüketilir. Pilav sahurda da yenir, ayrıca akşamdan kalan yemekler sahurda kahvaltılıklarla ( tereyağ, peynir, reçel) beraber değerlendirilir. 

İftardan sonra mutlaka yeşil çay içilir.

  • SOMALİ-FATMA SİRAD

Somali, zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Özellikle  ramazan ayında  aile değerleri, toplumsal dayanışma ve geleneksel unsurlar öne çıkmaktadır. 

1- Somali’de ramazan Ayına Özel Gelenek ve Görenekler

– İftar ve Sahur Gelenekleri: Aileler, akrabalar ve komşular arasında iftar yemekleri düzenlenir. Bu sosyal paylaşım, topluluk bağlarını güçlendirir.

– Dua ve İbadet: Özellikle teravih namazları önemli bir yer tutar. Belirli camilerde topluca ibadet edilir ve Kuran’ı hatmederek teravih kılınır yani ramazan boyunca günlük bir cüz ile teravih kıldırılır böylelikle ramazan bitene kadar kuran hatmedilir. Ayrıca  ramazanın son 10 gününde camilerde hatimle teheccüt namazları da kılınır. Ay boyunca Kur’an-ı Kerim’in okunmasına dair farklı etkinlikler yapılır.

2- Ramazanda Birlik ve Beraberlik, Samimiyet Ruhunu Yaşatma

– İftar Davetleri: Komşular, arkadaşlar ve aile bireyleri arasında iftar yemekleri düzenlenerek birliktelik teşvik edilir. Herkes birbirini davet eder ve bu durum toplumsal bağlılığın güçlenmesini sağlar.

– Yardımlaşma ve Paylaşma: Ramazanda  ihtiyaç sahiplerine yardımlar, özellikle  gıda bağışları şeklinde yapılır. Ramazan, dayanışma ve sosyal adalet açısından önemli bir zamandır. Bazı sokaklarda ve camilerde  iftara yetişemeyen kişiler için sanbuus börekleri, hurma, taze tropik meyve suları dağıtılır.

 3- Ramazan Ruhunu Hissettirmek İçin Çocuklarla Yapılan Aktiviteler

– Eğlenceli Aktiviteler: :Çocuklar için çeşitli etkinlikler düzenlenir; oyunlar oynanır ve eğlenceli yarışmalar yapılır. Mahalleler arasında Kur’an okuma ve genel bilgi yarışmaları ve  Ramazana özel futbol turnuvaları düzenlenir.

– İftar Hazırlığı: Çocuklar, iftar sofralarının hazırlanmasına dahil edilir, böylece onlara Ramazan kültürü ve değerleri öğretilir.

4- Somali’de Ramazana Özel Sahur ve İftar Sofraları

– İftar ve Sahur: İftar ve sahur sofralarında genellikle canjeero,  makarna, pirinç, et yemekleri (özellikle koyun, deve, balık veya tavuk) , sebze yemekleri ve yanına hurma gibi atıştırmalıklar sunulur. Ayrıca Somali’ye özgü baharatlı soslar ve çeşitli meyveler de yer alır. Somali ramazanı, toplumsal bir dayanışma ve manevi huzur dönemi olarak büyük bir önem taşır.  

  •  LÜBNAN-SARAH BASSOUNİ
  1.  Şehrin sokakları hilal ve fenerlerden oluşan ramazan süslemeleriyle aydınlatılır         Ramazana özel sofralar hazırlanır. Camilerde   teravih namazları kılınır. Ramazan ayının  gelmesiyle birlikte halk; şaabiyat,  zanoud el set,  daouqiya , halawat el Jibn, qatayef  ve  benzeri ramazan tatlıları almaya ve jalab, tut, tamarindi ve meyan kökü gibi içecekler  satın    almaya başlar.  Sahurda da bir musaharati , mahalleleri dolaşarak insanları sahur  için uyandırır.
  2. Hayır kurumları tarafından ramazan sofraları kurulur,  ihtiyaç sahibi ailelere yardım dağıtılır. Kur’an kursları, dini yarışmalar ve aile ziyaretleri düzenlenir.
  3. Çocuklara ramazan ruhunu yaşatmak için onlara yeni kıyafetler  alınıp  camiye götürülür ve fener hediye edilir. Ramazan’a ilgili hikayeler anlatılır, yarım gün oruç tutmaları teşvik edilir.
  4. İftara üç hurmayla başlanır ardından mercimek, mantar, tavuk veya soğan çorbası gibi çorbalar içilir. Sonra salata, fatuş,  tabbule, yanında hamur işleri, peynirli çörekler veya sebzeler, sonra ana yemek, örneğin molokhia, kabak ve asma yaprakları veya patates kibbesi yenir.
  • ARNAVUTLUK – NADA DOSTi
  1. Arnavutluk yaklaşık 50 yıllık bir komünist rejim döneminden geçtiği için ramazana ait pek çok gelenek ve görenek kaybolmuş durumda  ancak unutturulan geleneklerimiz,  komünizmin çöküşünden sonra yeniden canlandırılmaya çalışılıyor. Geleneklerimiz çoğunlukla Türkiye’dekiyle aynı: ramazan davulcuları, iftar yemekleri, teravih namazları …
  2. Ramazan coşkusu en fazla Kavaya şehrinde hissedilir. Burada insanlar birçok ibadetini yerine getirmese bile orucu muhakkak tutar.
  3. Ne yazık ki Türkiye’de ve diğer İslam ülkelerinde olduğu gibi Ramazan ayında çocuklara yönelik bir geleneğimiz yok. Ama yine de Müslümanların genç nesilleri veya din ihtida eden Müslümanlar, aile içinde benzersiz gelenekler yaratma imkanları dahilinde çabalıyorlar.
  4. Sahur için genellikle kulackat (pişi) ve petulla (şekersiz minik donatlar, ya da serbetsiz lokmalara benzer bir yemek) ikram edilir. İftar sofralarında  Kelle paçanın yanında kabuni denilen bir tatlı da yenir.Kabul kelimesi Osmanlıcada “birini davet etmek, kabul etmek”.anlamına gelir. Bu da kabuniyle  ramazan ayını  misafir kabul edip ağırlamak anlamına geliyor.

    • TAYLAND – YADA MANSOM

    1.Ülkenizde ramazan ayına özel gelenek, görenekleriniz neler var?

    Camilerde teravih namaz kılınır ve toplu ibadetlere katılınır.  Toplu iftar yemekleri düzenlenir. Camilerde ışıklarla süslenir. Sadaka ve yardımlaşma; müslümanın ihtiyaçı olan sadaka verilir. Yemekler ve erzaklar verilir. 

    2.Ramazanda birlik ve beraberlik ,samimiyet ruhunu yaşatma adına neler yapılıyor? 

  5. Iftar sofralar : aileler, komşular ve arkadaşlar olarak bir yerde iftar sofraları kurulur. Toplu olarak oruç açma için hafta içine bir gün camilerde beraber iftar yapılır. Mesela bizim camide her perşembe günü iftar için müslümanlardan para toplayarak (sadaka gibi) beraber yemekler hazırlanır, bazı kişilerde tatlılar evden getirir. Teravih namazlarını da Iftar yaptıktan sonra beraber  kılarlar.

    3.Ramazan ruhunu hissettirmede çocuklarınızla beraber neler yaparsınız?

    -Teravih namaz kılmak.

    -komşularla yemek paylaşmak.

    -Sadaka vermek.

    -Kuran okumak ve dinlemek.

    4.Ülkenizde ramazana özel sahur ve iftar sofralarınızda neler hazırlıyorsunuz? 

    Sahur sofralarda genelde pirinç ve yanında çeşitli yemeklerle yenir. Taze meyveler var. İftar sofraları ise hurma, pirinç, çeşitli tavuk ,et, deniz ürünleriyle sunulur. Tatlılar ise farklı çeşitleri var. Lod chong ve Mataba var. Lod chong undan yapılır ve süt ,hindistan cevizi suyuyla yenir, buz da eklenir. Mataba tatlı ve tuzlu iki çeşit yapılır. Tuzlu mataba tavuklu ya da etli yapılır. İçine soğan, patates, yumurta ve baharatlar konulur, yanında sosuyla birlikte yenir. Tatlı mataba ise muzlu yapılır. Yerel yemekler bölgelere göre değişir.


     

     

     

Henüz Yorum Yok

Cevap Yaz

Tüm alanları doldurunuz