6 Şubat 2025 / 7 Şaban 1446

Hz. Peygamber’in Sevdiği Yemekler

Hediye Gültekin (İlahiyatçı) – 


Harira

Arap kültüründe adına “harira” denilen ve arpa ezmesi içeren bir un çorbası yapılırdı. Çorbanın unu süt içinde pişirilirdi. 

Telbine
Asr-ı saadet döneminde yapılan bir çorba da “telbine” idi ve çok sevilen, şifalı bir çorbaydı.

Malzemeleri şu şekildedir:

  • 1 kg yoğurt
  • 1 su bardağı arpa veya tam buğday unu
  • 1 litre su
  • 2 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 tatlı kaşığı tuz

Yapılışı:

Kısık ateşte tereyağı eritilerek, un karıştırılıp hafifçe kavrulur. Üzerine bir miktar soğuk su ilave edilerek, un eritildikten sonra bulamaç haline getirilir. Yoğurt da ilâve edildikten sonra çırpıcı ile karıştırılarak topaklanması engellenir. Kaynayıncaya kadar karıştırmaya devam edilir. Tuzu da ilave edildikten sonra servis yapılır. (Un çorbası tarifine benzemektedir.)

Sütlü Bulamaç 

Yine Hz. Peygamber’in mutfağında pişirilen çorba ile yemek arası bir tarif de sütlü bulamaçtır. Bunun yukarıda tarif edilen telbinenin sütle yapılan bir çeşidi olduğu anlaşılmaktadır. Sütlü bulamaç, arpa veya buğday ununa yağ ve süt karıştırılarak ateş üzerinde yapılan bir çeşit çorba veya muhallebidir.  Bazen bu karışıma bal da ilâve edilir.

Sütlü bulamaçla alakalı peygamberimizin (s.a.s.) muhtelif hadisleri vardır: “Gerçekten sütlü bulamaç hastanın midesini kuvvetlendirip rahatlatır. Bazı üzüntülerini de giderir.” (Buhari tıp 7/14) (İ. Mâce tıp Hadis 3445, 3446).

Hz. Âişe (r.a.) şöyle anlatmıştır: “Bir defasında göğsümde bir sertlik ve başımda bir ağrıdan dolayı, Resulullah’a şikâyette bulundum. O da “Ey Âişe! Sana sütlü bulamacı tavsiye ederim. Zira sütlü bulamaç bu şikâyetlerinizi gidericidir.” buyurdu.

Tirit

Hz Peygamber’in et yemeklerini sevdiği de bilinmektedir. Etin kurutularak tüketildiği bir kültürde bazı sebze yemeklerine ve çorbalara kurutulmuş et ilave edildiği tahmin edilebilir.

Onun sevdiği et yemeklerinden biri de tirit idi. Tirite kabak eklettiği de olurdu. 

Onun severek tercih ettiği ve kaynaklarda “tarit” olarak da geçen bu yemek, et suyu içine karıştırılmış ekmek kırıntıları ile kuzu eti ve sebzelerden yapılırdı. Çorba veya süt ile karışmış ekmeğe de “tirit” denirdi. 

Tirit için şöyle bir tarif verilebilir:

Et (tercihen kuzu eti), bol su ile haşlanır. Tuz eklenir. Doğranmış ekmeklerin üzerine haşlanan et, suyuyla beraber dökülür. Üzerine de haşlanmış sebzeler eklenir.

Bu yemeğin hem lezzetli hem de sade ve kolay bir yemek olduğu anlaşılmaktadır.

Konya yöresinde de patlıcanlı tirit meşhurdur. Ancak bu sebzeye hadislerde rastlanmamıştır.

Hz. Peygamber’in bu tirit yemeğini elinde bulunan ekmeklerle çoğu kere arpa ekmeği ile yaptığını tahmin etmek zor değildir. Yemek her türlü ekmek ile yapılabilir. Aynı şekilde yemeğe kabak yerine veya onun yanı sıra domates-biber gibi sebzeler de eklenebilir.

İrt

Kaynaklarda geçen bir diğer et yemeği de “irt”dir. Hicret yolculuğunda bir süre Hz. Peygamber’e kılavuzluk yapan Sad el-Eslemî yolda bu yemeği yediklerini anlatmıştır.

Bu yemek belli bir süre sirkede bekletilerek pişirilen ve yolculuk için hazırlanan bir et yemeğidir. Bugünlerde yapılan kurma salamura etler/balıklar (lakerda gibi) veya susuz soteleme tekniği ile hazırlanan kavurmalara benzer bir yemek olduğu anlaşılmaktadır. 

Paluze

Hz. Peygamber’in tatlıyı ve özellikle un helvasını sevdiği de anlaşılmaktadır. Kaynaklarda “paluze” olarak geçen bu yemekle ilgili şöyle bir rivayet vardır: Bir gün Hz. Osman Hz. Peygamber’e “paluze” yemeği getirdi. Hz. Peygamber ondan yedi ve “Bu nedir? Nasıl yaptınız bunu?” diye sordu. Hz. Osman da “Anam babam sana feda olsun ya Resulallah! Yağ ile balı tavaya koyar eritiriz. Sonra buğday ununun özünü (nişasta veya beyaz un olabilir) alır tavaya koyarız. Katılaşıncaya kadar karıştırırız. Gördüğünüz şekilde bir helva olur.” dedi. Hz. Peygamber de “Doğrusu bu güzel bir yemek olmuş.” buyurdu.  

Hays

Düğünlerinde “hays” denilen bir yemek yapılırdı. Bu yemek hurma, tereyağı ve bir çeşit süt ürününün (süt kurusu, keş peynir veya yoğurt) karıştırılması ve ekmeğin bununla ıslatılması ile yapılan bir yemekti. 

Kavut

Hz. Peygamber eşi Safiyye ile evlendiği vakit de velime yemeği olarak hurma ve “kavut” ile bir yemek ikram etmişlerdi.  Bu “kavut”un buğday ezmesi olduğu söylenmiştir. Bu yemeğin bugünkü irmik helvasına benzer bir tatlı olduğu tahmin edilebilir.

 

Henüz Yorum Yok

Cevap Yaz

Tüm alanları doldurunuz